Edirne nin sınır köyü Karaağaç'tan demiryollarında çalışan bir amcalarının telkiniyle Muratlı'ya yerleşen İbrahim ENİS'in üç oğlundan biri anacağımız kahramanımız. Geleneksel sanatlarımızdan birinin ilçemizdeki son temsilcilerindendi. Onunla beraber o meslek ilçemizde yok oldu gitti.
ŞEKERCİ MUZAFFER...
Eski rampa şimdiki Necati Çalışkan caddesine çarşı istikametinden girince sağ tarafta mütevazi dükkanında Edirne'deki teyzesinin oğlundan öğrendiği şekercilik işini 1959 dan 1995 yılına kadar kendi çapında sürdüren ama fabrikasyon üretime yenik düşen ustalardan biri.
Dükkana girince yuvarlak cam kavanozların içinde renk renk, çeşit çeşit akide şekerleri, yine beyaz ve sarılı pembeli kırmızılı gıda boyalarıyla renklendirilmiş, kavanozlarda ve ikişer üçer kiloluk şeffaf torbalarda leblebi şekerleri, küçük paketlerde nane şekerleri lokumlar helvalar satışa hazır şekilde dururdu. İmalathane kısmında kızı (Sevil ENİS VERGİLİ )nın anlatımıyla iki bakır kazan, birbuçuk iki metre uzunluğunda beyaz mermer tezgah vardı.
Hammaddeleri kaynattığı kuvvetli bir ocak, şeker ve diğer mamullerin imalatında kullandığı nişasta glikoz vb.diğerleri olurdu. İmalat olduğu gün cadde mis gibi şeker kokar o rahiya insanları gayri ihtiyari oraya doğru sürüklerdi. Muzaffer ağbinin üretip çeşitli esanslarla tatlandırdığı akideler(karanfilli akideye bayılırdım) çeşitli renklerdeki leblebi şekerleri, ferahlık veren nane şekerleri, yine badem kokulu yaz helvaları bu dükkanın ürünüydü. Üretimde titizdi, kendi çocukları dahil hiç çırağı olmadı, ilçemizde geleneksel imalat yapılan bir mesleğin son temsilcisi olarak ticaret sahnesinden çekildi. Yaptığı iş şimdi tv de belgesellerde gösteriliyor. Ruhun şad olsun KOCA USTA.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder